AKD Kids Halkalı

Okul Öncesi Dönemde Sosyal Duygusal Gelişim

2-3 YAŞ

2 – 3 YAŞ SOSYAL – DUYGUSAL GELİŞİM DÖNEMİ ÖZELLİKLERİ Bebeklikten çocukluğa geçiş dönemi olan bu yaş döneminde yürüyen ve koşabilen çocuk bağımsız olmayı ister. Merak duygusu araştırmacı olmasını gerektirir ve bu gereklilik kısıtlamayla engellenirse karşı çıkıp inat eder ve öfkelenir. Bunun sonucunda ebeveyn ve çocuk arasında çatışma yaşanır. Bağımsız hisseden çocuk birçok şeyi yapamadığının farkına varır aynı zamanda ebeveyn desteğine ihtiyacı vardır. Dolayısıyla kabul edici boyun eğici özellik ile reddedici baş kaldırıcı özellik arasında karışık duygular yaşar. Bu duygular arasındaki karışıklık en çok beslenme ve tuvalet alışkanlığı sırasında ortaya çıkar. Tuvaletini istediğinde bırakıp tutabilen çocuk bundan keyif alır, dışkısına vücudunun bir parçası gibi bakar ve önemser. Bu dönemde temiz ve titiz bir anneye sahip çocuk baskı yapılıp zorlanırsa bağımsızlığı engellenirse anneye karşı direnç gösterip olur olmaz yer ve zamanda kakasını yapacak, ya da anneyi mutlu etmek için itaat edecektir. Anneye direnç gösteren çocuklar ileriye dönük zamanlarda inatçı, itaat edici olanlar ise titiz ve düzenli kişiliğe sahip olurlar. Bazı zamanlarda ise bezine yapmaya devam eder büyümeyi reddeder. Yeni bir kardeş genellikle bu durumun tetikleyicisi olur. Tuvalet alışkanlığı kazandırmanın en iyi yöntemi çocuğun hazır olduğunun anlaşılmış olmasıdır. Biyolojik olarak hazır olsa bile çocuk tuvalete zorla oturtulmamalıdır. 2-3 yaşta anne ile olan çatışma beslenme konusunda da sürer. Bağımsız olmak isteyen çocuğu zorlamak inat etmesine ve karşı koymasına sebep olmaktadır. Tıpkı tuvalet eğitimindeki gibi yemek yemeği de reddedebilirler, ağızda tutmak, tükürmek gibi davranışlarda da bulunabilirler. Çocuğun kendi başına yemek yemesine izin vermemek ya da çok acele ve çok miktarda yemesini istemeye zorlamak çoğunlukla yapılan yanlışlardır. Dikkate alınması gereken şey; tabağındaki yiyeceği tanımasına (acıkmışken), yiyeceği eliyle ağzına götürmesine ya da kaşıkla kendi kendine yemesine müsaade edilmeli tüm bunların sonucunda başarmanın verdiği mutluluğu yaşaması desteklenmelidir. Çocuk hevesini aldıktan sonra ise anne beslemeye devam edebilir. Bu yaşın en büyük sorunlarından biri uyku sorunudur. Uyku vaktini eğlenceli duruma dönüştürmek gerekir. Banyo yaptırırken suyla oynaması, eğlenceli masallar anlatmanız uyku öncesi yapılacak aktiviteler arasında sayılabilir.  Siz Neler Yapabilirsiniz?   Öfkelendiğinde inatlaşılmamalı, ilgisi farklı bir yöne çekilmelidir. Tartışmayıp söyledikleri sabırla dinlenmelidir. Olumsuz bir davranış gösterdiğinde o sırada ilginizi üzerinde yoğunlaştırmadan, o olumsuz davranışın bitmesini bekleyiniz, davranış sönünce tekrar ilgilenmeye devam edebilirsiniz. Olumsuz davranışın ileri zamanlarda süreceği endişesine kapılarak 2 yaş çocuğunu cezalandırmayınız. Sorgu dönemi olan bu yaş aralığında sorulan sorular içtenlik ve sabırla sorular cevaplanmaya çalışılmalıdır. Çok yorulduğunuz zaman, içtenlikle bunu ifade edebilirsiniz: “Şuan yoruldum, sorularını biraz sonra cevaplayacağım” gibi. Sorumluluk duygusunu kazandırmak için 3 yaş çok uygundur.  Oyuncakları dağıttığında, ortalığı karıştırdığında yardımcı olmasını talep edebilirsiniz. Önceden farkında olmadığı durumlar 2-3 yaş arası çocuklar için tehdit edici ve korkutucu olabilir. Duygu değişimlerinin olması zihinsel gelişimin bir göstergesidir. Karanlık, köpek veya sebebi bilinmeyen yüksek seslerden korkarlar. Bu tür zamanlarda duygusunu küçümseyip bunda korkulacak bir şey yok demeyin. Korkulacak şeylerden kaçınmasını sağlamak korkunun azalması değil artmasına neden olur Tersine, bilgilendirmek gerekir. Ancak şuna dikkat etmelisiniz: Çok fazla anlatmak da korkuyu kuvvetlendirebilir. “Yapma, koşma, dokunma, düşersin” şeklindeki ikazlar bazen çocukların olması gerekenden fazla korkmasına ve cesaretinin kırılmasına yol açabilir. 2 yaş çocukları genellikle oyuncaklarını paylaşmak ve diğer çocuklarla birlikte oynamak konusunda isteksizlerdir.  Diğer çocuklarla yan yana olmasına fırsat verilmeli fakat oyuncağı paylaşmak konusunda ısrar edilmemelidir, kendisine seçim hakkı veriniz: arkadaşının hangi oyuncağın ile oynamasına izin verirsin gibi.