ÇOCUKLARDA ÖZGÜVEN GELİŞİMİ
Özgüven, dışa yansıyan, başkalarıyla temas eden ve kendimizi ortaya koyup ifade etme şeklimize denir. Doğumdan itibaren çocuk-ebeveyn arasında oluşan ilişki ve bu ilişkinin kalitesi çocuğun özgüven duygusunun temellerini atar. Çocuğa gösterilen ilgi, ihtiyaçlarına gösterilen duyarlılık tutarlı olursa sevgi bağı oluşur ve özgüvenin sağlıklı temelleri atılır. Özgüveni desteklemek için ebeveynlerin çocuklarına koşulsuz bir sevgi beslediklerini hissettirmeleri gerekir. Koşulsuz sevgi çocukta aidiyet duygusunu geliştirir ve güvende olduklarını hissetmelerini sağlar. Böylece hayatları boyunca oluşturacakları sağlıklı ve güçlü ilişkilerin temeli oluşur. Çocuk büyüdükçe, dış dünya ile iletişim kurdukça, kabul gördüğünü, anlaşıldığını hissettikçe kendisini ortaya koyma çabaları başlar. Çocuğun yaşına ve yeteneklerine göre verilen görevler hem hedeflenen amaç yönünde adım atmasını sağlar hem de başarı duygusunu pekiştirir. Yaşlarına uygun işleri yapmaları istendiğinde çocuklar kendilerini daha değerli hissederler. Basit ve kendi yapabilecekleri işler için cesaretlendirilmeye, bağımsızlaşmaları için desteklenmeye ihtiyaçları vardır. Bağımsızlık savaşlarında çocuğa ne kadar alan verilir ve karşılaştığı sorunları çözme becerisi kazanmaları için müdahale etmeden çözüm bulmalarına fırsat verilirse, kendilerine olan güvenleri aynı oranda desteklenir. Çocuklar için kendilerini sözel, bedensel, duygusal olarak ifade edebilecekleri, yaşlarına ve isteklerine uygun alanlar sunmak çocuk için kritik önem taşır. Etkileşim içinde olacakları ve mücadele edecekleri yerlere girmeleri sağlanmalıdır. Hedefleri dile getirmek ve onlara ulaşmak, çocukların kendilerini güçlü hissetmelerini sağlar. Çocuğunuza, başarmak istediği şeylerin bir listesini yapmaya teşvik ederek, arzularını ve hayallerini eyleme geçirilebilir hedeflere dönüştürmesine yardımcı olabilirsiniz. Aynı zamanda biz yetişkinler tarafından oyun oynarken çocuklara güçlerini kazanmaları ve yetkin hissetmelerini sağlamak için gelişim seviyelerine uygun oyunlar sunmak, oyunlarda bazen kazanmasına bazen de kaybetmesine ortam oluşturmak, çabalarını takdir edip her zaman mükemmel sonuçların elde edilemeyeceğini anlatmak gerekir. Çocuğunuzu başarısızlıktan korumak istemeniz doğal bir içgüdüdür ancak deneme yanılma çocukların öğrenme şeklidir ve bir hedefe ulaşamamak, bunun büyük bir sorun olmadığını anlamalarına yardımcı olur. Yaşanan ilk aksilikten sonra pes etmemeyi öğrenmek önemli bir yaşam becerisidir. Güven ve benlik saygısı her zaman her şeyde başarılı olmakla ilgili değildir. Denemeye devam edecek kadar esnek olmakla ve en iyisi değilseniz üzülmemekle ilgilidir. Bunun için yaşlarına uygun bir şekilde rekabeti hissetmeleri sağlanabilir. Çocuklar için uygun olanakları sağlayıp imkanları arttırdığımızda özgüven gelişmeye devam edecektir. Okul Psikoloğu Gizem Gürbey